Paylı Mülkiyette Yasal Önalım Hakkı: Hukuki Dayanaklar, Şartlar ve Uygulama Esasları
- Alaattin Ferhan
- 5 Ara 2024
- 3 dakikada okunur

Paylı mülkiyet, bir taşınmazın birden fazla kişi arasında belirli paylarla ortak mülkiyet konusu olması durumudur. Bu tür mülkiyet ilişkilerinde, paydaşların taşınmaz üzerindeki haklarını korumak ve mülkiyetin bölünmesini engellemek amacıyla yasal önalım hakkı düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 732. maddesi ve 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu kapsamında düzenlenen bu hak, taşınmazın bütünlüğünü ve tarımsal arazilerin verimliliğini korumayı amaçlar. Bu yazıda, yasal önalım hakkının tanımı, kullanım şartları, sınırlamaları ve uygulama süreçleri ayrıntılı şekilde ele alınacaktır.
Yasal Önalım Hakkının Hukuki Dayanakları
Türk Medeni Kanunu’nda Yasal Önalım Hakkı
Türk Medeni Kanunu’nun 732. maddesi, yasal önalım hakkını şu şekilde düzenler:"Paylı mülkiyette bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını tamamen veya kısmen üçüncü kişiye satması hâlinde, diğer paydaşlar önalım hakkını kullanabilirler."
Bu düzenleme, paydaşların taşınmaz üzerindeki kontrolünü kaybetmelerini engellemeyi ve paylı mülkiyetin bölünmesini önlemeyi amaçlar. Bir paydaş, taşınmazdaki payını üçüncü bir kişiye satmak istediğinde, diğer paydaşlar öncelikli olarak alım hakkına sahiptir. Bu hak, taşınmazın bütünlüğünü koruyarak paydaşların ortak menfaatlerini güvence altına alır.
5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nda Önalım Hakkı
Tarım arazilerinin korunması amacıyla 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile getirilen düzenlemeler, yasal önalım hakkını daha geniş bir kapsama taşımıştır. Bu kanunun 8/İ. maddesi, sınırdaş tarım arazisi sahiplerine öncelikli alım hakkı tanımaktaydı. Fakat 7255 sayılı Kanun m. 31'de, Kanun'un yayımı tarihinde yürürlüğe gireceğine yer verilmiştir. Buna göre, 04.11.2020 tarihinden itibaren sınırdaş tarımsal arazi maliklerinin önalım hakkı yürürlükten kaldırılmıştır.
Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu madde 8/İ “8/C maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca aile malları ortaklığı veya kazanç paylı aile malları ortaklığı kurulduğu takdirde, ortaklardan birinin payını üçüncü bir kişiye satması hâlinde, diğer ortaklar önalım hakkına sahiptir.
Önalım hakkının kullanılmasında Türk Medenî Kanunu hükümleri uygulanır.”
Bu hüküm, özellikle tarımsal üretim potansiyelinin korunması ve arazilerin bölünerek verimliliğin azalmasının önlenmesi açısından büyük önem taşır.
Yasal Önalım Hakkının Kullanım Şartları ve Süreci
1. Önalım Hakkının Kullanılabileceği Durumlar
Yasal önalım hakkı, yalnızca paydaşın taşınmazdaki payını üçüncü bir kişiye satması durumunda kullanılabilir. TMK’nın 733/3 ve 734. maddesi, önalım hakkının kullanımını şu şekilde düzenler:Madde 733/3 “Yapılan satış, alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilir. “
Madde 734" Önalım hakkı, alıcıya karşı dava açılarak kullanılır. Önalım hakkı sahibi, adına payın tesciline karar verilmeden önce, satış bedeli ile alıcıya düşen tapu giderlerini, hâkim tarafından belirlenen süre içinde hâkimin belirleyeceği yere nakden yatırmakla yükümlüdür."
Bu düzenleme, önalım hakkının satış işleminden sonra devreye girdiğini ve alıcının satış işlemini diğer paydaşlara yazılı olarak bildirme zorunluluğunu ortaya koyar. Paydaşlar, bu bildirimin ardından belirli bir süre içinde önalım hakkını kullanarak söz konusu payı satın alabilirler.
2. Önalım Hakkının Kullanılamayacağı Durumlar
Önalım hakkı yalnızca satış işlemlerinde geçerlidir ve belirli sınırlamalara tabidir. TMK’nın 734. maddesi, önalım hakkının kullanılamayacağı durumları şu şekilde düzenler:"Cebrî artırmayla satışlarda önalım hakkı kullanılamaz."
Ayrıca taşınmazdaki payın miras, bağışlama veya diğer paydaşlara devredilmesi durumlarında önalım hakkının uygulanamayacağını kanunun diğer hükümlerinde açıkça belirtilmiştir.
Yargıtay Kararları ve Tarımsal Arazilerde Önalım Hakkı
Yargıtay, tarımsal arazilerde sınırdaş maliklerin önalım hakkını etkin bir şekilde koruma eğilimindedir. Mahkeme kararları, bu hakkın tarımsal üretimin devamlılığını sağlamak ve arazi bütünlüğünü korumak için kritik bir öneme sahip olduğunu vurgulamaktadır.
Örneğin, Yargıtay kararlarına göre, sınırdaş maliklerin önalım hakkı ihlal edildiğinde, mahkemeye başvurarak satış işleminin iptalini talep edebilirler. Bu durum, tarım arazilerinin bölünmesini engellemek ve uzun vadeli tarımsal sürdürülebilirliği sağlamak için önemli bir araçtır.
Yargıtay “I.DAVADavacı vekili; davacının dava konusu Balıkesir ili, Bandırma ilçesi, *** ada ***, *** ve *** (yeni *** ada ***, *** ve ***) parsel sayılı taşınmazlarda paydaş olduğunu, dava dışı XXXX’in dava konusu taşınmazlardaki payını davalıya sattığını, davacıya herhangi bir bildirim yapılmadığını, davacının önalım hakkını kullanmak istediğini belirterek, davalı adına kayıtlı hisselerin iptali ile davacı adına tescilinine karar verilmesini talep etmiştir. II.CEVAPDavalı vekili; davacının kötüniyetli olduğunu, resmi akitte her ne kadar işlem satış görünmek te ise de gerçekte satıcı ile davalının eşi arasında trampa sözleşmesi bulunduğunu, önalım hakkının kullanılamayacağını, mahkeme aksi kanaatte ise rayiç değerden önalım bedelinin tespit edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 732. maddesi uyarınca, önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü şahsa satılması halinde, diğer paydaşa o payı öncelikle satın alma hakkını verir. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve o payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir. Paydaşın paydaşa satış yapması halinde ise önalım hakkı kullanılamaz. Ayrıca satış dışındaki işlemlerde de önalım hakkı doğmaz. Bir taşınmazdaki pay satışlarının önalım hakkına konu edilebilmesi için gerçek bir satış olması gereklidir. Gerçek olmayan satışlara ilişkin olarak kanunlarımızda Türk Medeni Kanunu dışında herhangi bir düzenleme mevcut değildir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 733. maddesinde ise sadece cebri artırmayla satışlarda önalım hakkının kullanılamayacağı belirtilmiştir.Hibe, trampa, sermaye vaz’ı gibi diğer bazı gerçek olmayan satışlar ise ; Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararlarında ve öğretide benimsenmiştir.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 282. maddesine göre; "Mal değişim sözleşmesi, taraflardan birinin diğer tarafa bir veya birden çok şeyin zilyetlik ve mülkiyetini, diğer tarafın da karşı edim olarak başka bir veya birden çok şeyin zilyetlik ve mülkiyetini devretmeyi üstlendiği sözleşmedir." Aynı Yasanın 283. maddesinde ise; "Satış sözleşmesine ilişkin hükümler, mal değişim sözleşmesine de uygulanır; buna göre taraflardan her biri, vermeyi üstlendiği şey bakımından satıcı, kendisine verilmesi üstlenilen şey bakımından alıcı durumundadır. " hükmü getirilmiştir. Trampa sözleşmesinde, sözleşmenin taraflarından her biri diğerine karşı bir malın mülkiyetini devretme borcu altına girer. Burada bir satış olmadığı için önalım hakkı kullanılamaz.
üm dosya kapsamı, karşılıklı devirler, taşınmazların değeri, keşif ve duruşmada tanık sıfatıyla dinlenen dava konusu payların satıcısı ve davalının eşinin beyanları dikkate alındığında *** ada ***, ***, *** parsel sayılı taşınmazlardaki dava konusu payların davalıya devrinin satış amacını taşımadığı, 30.11.2015 günlü "Hisse Karşılığı Daire Satış Sözleşmesi" başlıklı mal değişim (trampa) sözleşmesindeki taşınmaz devir edimlerinin ifası kapsamında gerçekleştirildiği gözardı edilerek karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar verilmiştir.”
Önalım Hakkı Davası ve Uygulama Süreci
1. Dava Açma Süreci
Önalım hakkını kullanmak isteyen paydaşlar, satış işleminin kendilerine yazılı olarak bildirilmesinden itibaren üç ay içinde dava açmalıdır. TMK’nın 733. maddesi, bu süreyi düzenler:"Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirildiği tarihin üzerinden üç ay ve her hâlde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer."
Dava açma süresi, en geç satışın gerçekleştiği tarihten itibaren iki yıldır.
2. Delil ve İspat Yükümlülüğü
Davacı, önalım hakkını kullanmak için şu delilleri sunmalıdır:
Taşınmazın paylı mülkiyet statüsünü gösteren tapu kayıtları,
Satış işlemini kanıtlayan belgeler,
Yazılı bildirim tarihi.
Mahkeme, delillerin incelenmesinin ardından önalım hakkının kullanılıp kullanılamayacağına karar verir.
Sonuç ve Değerlendirme
Yasal önalım hakkı, paylı mülkiyetin ve tarımsal arazilerin bütünlüğünü koruma amacı taşıyan önemli bir hukuki düzenlemedir. Türk Medeni Kanunu ve 5403 Sayılı Kanun, paydaşların ve sınırdaş maliklerin haklarını güvence altına alırken, taşınmazın bölünmesini ve kontrolsüz satışlarını engellemeyi hedefler.
Bu hak, mülkiyet ilişkilerinde adaletin sağlanması ve paydaşlar arasındaki dengeyi koruma açısından kritik bir öneme sahiptir. Ancak önalım hakkının kullanılabilmesi için yasal sürelerin dikkatle takip edilmesi ve hukuki prosedürlerin eksiksiz şekilde yerine getirilmesi gereklidir.
Tarımsal üretimin sürdürülebilirliği ve taşınmaz mülkiyetinin korunması açısından bu hakların etkin bir şekilde uygulanması, hem bireysel hem de toplumsal fayda sağlar. Yasal önalım hakkının uygulanmasında yaşanabilecek uyuşmazlıklarda uzman bir hukukçudan destek alınması, sürecin daha hızlı ve etkili bir şekilde sonuçlanmasına katkıda bulunacaktır.
Comments