top of page

Hakaret Suçu Nedir? – Hukuki Tanım ve Kapsam


biri diğerine bağıran iki adam

Hakaret suçu, bir kişinin onur, şeref veya saygınlığını zedeleyecek şekilde sözlü, yazılı veya davranışlarla aşağılanması durumunda işlenen bir suçtur. Türk Ceza Kanunu'nun 125. maddesi kapsamında düzenlenen hakaret suçu, mağdurun toplumsal saygınlığını zedelemeyi amaçlayan davranışları kapsar. Hakaret suçu, kamuya açık alanlarda, sosyal medya platformlarında veya bire bir konuşmalarda gerçekleşebilir ve failin cezai sorumluluğunu doğurur.

Hakaret Suçunun Unsurları Nelerdir? – Suçun Gerçekleşmesi İçin Gerekli Şartlar

Hakaret suçunun oluşabilmesi için bazı unsurların bir arada bulunması gerekir:

  1. Failin hakaret kastı: Fail, mağdurun onur ve saygınlığını bilinçli bir şekilde zedelemeye yönelik davranışta bulunmalıdır.

  2. Mağdurun kişiliğine saldırı: Hakaret suçunda, mağdurun kişiliği, saygınlığı veya onuru hedef alınır.

  3. Aleniyet: Hakaretin kamuya açık bir ortamda veya üçüncü kişilerin bulunduğu bir ortamda yapılmış olması cezayı artırıcı bir unsur olabilir.

Bu unsurların bir araya gelmesi, hakaret suçunun işlenmiş olduğunu gösterir ve failin cezai sorumluluğunu doğurur.

Hakaret Suçunun Cezası Nedir? – Türk Ceza Kanunu'na Göre Ceza Miktarları

Türk Ceza Kanunu’nun 125. maddesine göre, hakaret suçunu işleyen bir kişi, 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası ile cezalandırılır. Suçun alenen işlenmesi, yani başkalarının duyabileceği şekilde hakaret edilmesi durumunda ceza artırılır. Eğer hakaret suçu, kamu görevlilerine karşı görevleri nedeniyle işlenmişse, ceza daha da ağırlaştırılarak 1 yıldan 2 yıla kadar hapis cezası verilir. Ayrıca, sosyal medya gibi dijital platformlarda yapılan hakaret suçları da aynı cezai yaptırımlarla karşılanır.

Hakaret Suçunda Mağdurun Onur, Şeref ve Saygınlığının Zedelenmesi – Hukuki Koruma

Hakaret suçu, mağdurun kişisel değerlerine ve toplumdaki saygınlığına yapılan bir saldırıdır. Mağdurun onur, şeref ve saygınlığı, Türk Ceza Kanunu kapsamında korunmaktadır. Bu suçun işlenmesi durumunda, mağdurun toplumsal itibarı zedelenir ve mağdurun kişilik haklarına zarar verilir. Bu nedenle, hakaret suçu sadece fail ile mağdur arasındaki bir mesele değil, aynı zamanda toplumsal düzenin korunmasına yönelik bir suçtur.

Hakaret Suçunda İspat ve Delil Yöntemleri Nelerdir? – Ceza Davalarında Delil Toplama Süreci

Hakaret suçunda delil toplama süreci, suçun ispatlanması açısından çok önemlidir. Delil olarak, tanık ifadeleri, ses kayıtları, yazılı mesajlar, sosyal medya paylaşımları ve mağdurun beyanları kullanılabilir. Özellikle dijital platformlarda işlenen hakaret suçlarında, mesajlaşmaların ve paylaşımların ekran görüntüleri mahkemede delil olarak sunulabilir. Delillerin eksiksiz ve hukuka uygun bir şekilde toplanması, failin cezalandırılmasında önemli bir rol oynar.

Hakaret Suçunda Şikayet ve Zaman Aşımı Süresi – Şikayetin Ceza Üzerindeki Etkisi

Hakaret suçu, mağdurun şikayeti üzerine soruşturulabilir. Mağdur, hakaret suçunu öğrendikten itibaren 6 ay içinde şikayette bulunmalıdır. Bu süre içinde şikayette bulunulmazsa dava açılamaz. Ayrıca, hakaret suçunda zaman aşımı süresi genel olarak 8 yıldır. Mağdurun şikayeti, cezanın belirlenmesinde önemli bir rol oynar. Şikayet olmadığı sürece, failin cezai sorumluluğu ortadan kalkar.

Sosyal Medya ve Dijital Ortamlarda Hakaret Suçu – Online Ortamda Hakaret ve Hukuki Sonuçlar

Günümüzde hakaret suçları, sosyal medya ve dijital platformlar üzerinden de işlenmektedir. Twitter, Facebook, Instagram gibi platformlarda yapılan hakaret içerikli paylaşımlar, dijital ortamda hakaret suçunu oluşturur. Türk Ceza Kanunu’na göre, dijital platformlar üzerinden yapılan hakaret suçları da fiziksel ortamdaki hakaret suçlarıyla aynı şekilde cezalandırılır. Sosyal medya hakaret davalarında, mesajların, yorumların ve paylaşımların ekran görüntüleri delil olarak kullanılabilir.

Hakaret ile Tehdit Arasındaki Farklar Nelerdir? – Hukuki Ayrımlar ve Yaptırımlar

Hakaret ve tehdit suçları, Türk Ceza Kanunu’nda ayrı ayrı düzenlenmiştir ve farklı hukuki sonuçlar doğurur. Hakaret suçu, mağdurun onur ve saygınlığını zedelemeye yönelik aşağılayıcı veya küçültücü ifadeleri içerir. Tehdit suçu ise, failin mağdura zarar verme kastı taşıyan korkutucu eylemlerini ifade eder. Hakaret suçunda kişilik haklarına saldırı söz konusu iken, tehdit suçu mağdurun güvenliğine yönelik bir tehdit oluşturur. Bu iki suçun cezaları ve hukuki sonuçları farklıdır.

Hakaret Suçuna İlişkin Yargıtay Kararları

Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/10761E. 2018/7567K. 16.05.2018 “Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir, bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Sanığın başka bir suçtan yargılandığı davada, duruşma düzenini bozduğu gerekçesiyle duruşma salonundan çıkartıldığı esnada mahkeme heyetine hitaben "beni nereye atıyorsunuz lan" şeklinde, kaba ifade niteliğindeki sözlerin, mağdurların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, mahkumiyet kararı verilmesi,

Kanuna aykırı ve sanık ...'ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA,”

Yargıtay 15. Ceza Dairesi  2012/15047E. 2013/10548K. 06.06.2013 “Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan,söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır.Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.

Hakaret suçunun oluşabilmesi için, bir kimseye ..., şeref ve saygınlığını incitecek ölçüde,somut bir fiil veya olgu isnat etmek yada yakıştırmalarda bulunmak yada sövmek gerekmektedir.Kişiye isnat edilen somut fiil veya olgunun gerçek olup olmamasının bir önemi yoktur.İsnadın ispatın konusu ayrıdır. Somut bir fiil ve olgu isnat etmek;isnat,mağdurun ... şeref ve saygınlığını incitecek nitelikte olacaktır. Mağdura yüklenen fiil ve olgunun belirli olması şarttır.Fiilin somut sayılabilmesi için, şahsa, şekle, konuya, yere ve zamana ilişkin unsurlar gösterilmiş olmalıdır.Bu unsurların tamamının birlikte söylenmesi şart değildir. Sözlerin isnat edilen fiilî belirleyecek açıklıkta olması yeterlidir. Çoğu zaman isnat edilen fiil ve olgunun, hangi zaman ve yerde meydana geldiğinin belirtilmesi, ... ve saygınlığı incitecek niteliği tespit için yeterli olmaktadır.Tarafların sosyal durumları,sözlerin söylendiği yer ve söyleniş şekli, söylenmeden önceki olaylar nazara alınarak suç vasfı tayin olunmalıdır.

Hakaretin kişiyi küçük düşürmeye yönelik olması gerekir.Kişiye onu toplum nazarında küçük düşürmek amaçlı belli bir siyasi kanaatin isnat edilmesi hâlinde de suç oluşacaktır.Bir kişiye yönelik sözlerin veya yapılan davranışın o kişiyi küçük düşürücü nitelikte olup olmadığını tayin ederken, topluma hâkim olan anlayışlar,örf ve adetler göz önünde bulundurulmalıdır.

5237 sayılı TCK’nın “Millete ve Devlete Karşı Suçlar ve Son Hükümler” başlıklı dördüncü kısmının, “Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine Karşı Suçlar ”başlıklı birinci bölümünde,265. maddesi ile düzenlenen;“Görevini Yaptırmamak İçin Direnme”suçuyla korunan hukuki yarar,kamu idaresinin güvenilirliği ve işleyişi olup;bu suçta,kamu faaliyetlerine kişilerin saygı göstermelerinin sağlanması ve kamu görevlerinin yerine getirilmesini dolayısıyla da kamu görevini yerine getirenleri engellemeye yönelik fiillerin önüne geçilmesi amaçlanmıştır. Öte yandan, kendisine verilen görevi yerine getirmekte olan kamu görevlisine karşı cebir ve/veya tehdit fiili gerçekleştirilmiş bulunduğundan bu suçla aynı zamanda kişi özgürlüğü ve beden bütünlüğü de korunmaktadır. Maddede düzenlenen görevini yaptırmamak için direnme suçu,seçimlik hareketli bir suç olup kamu görevlisinin görevini yapmasını engellemek amacıyla,cebir ve/veya tehdit kullanılması ile suç oluşmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için,öncelikle engellenmek istenen işin o kamu görevlisinin görevine giriyor olması zorunludur. Zira madde, kamu görevlisinin yerine getirdiği herhangi bir iş için değil,görevine giren bir iş için koruma sağlamaktadır. Cebir, kamu görevlisine karşı fiziki güç kullanılmasıdır. Cebrin sınırı, kasten yaralama suçunun temel şekli veya daha az cezayı gerektiren hâli kapsamında değiştirilebilecek boyutta olmasıdır. Cebirle,kasten yaralamanın neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerine sebebiyet verilirse,fail ayrıca bu suçtan da beşinci fıkra uyarınca cezalandırılacaktır. Cebir veya tehdidin alenî olması şart değildir. Bu manada cebir ve tehdit, kamu görevlisinin görevini yerine getirmesini engellemeye elverişli, doğrudan kamu görevlisine yönelik ve ortadan kaldırılmadığı sürece göreve devam edilmesine engel olan güç kullanılmasını ifade eder.

Sanık ... ile ... kimliğini kullanan bir kişinin hırsızlık yaptıkları şüphesiyle kolluk güçlerince emniyete götürüldükleri, ... kimliğini kullanan şahsın diğer sanık ...'yı telefonla arayıp karakolda olduklarını söylemesi üzerine sanık ...'in de buraya geldiği, her üç sanığında karakoldan bırakılmaları yönünde görevli polis memurlarından talepte bulundukları, isteklerinin kabul edilmemesi üzerine her üç sanığın birlikte görevli memurlara hitaben “ siz kim oluyorsunuz lan, sizin gibi polisleri sinkaf ederiz, bırakın bizi ibneler “ diyerek polislerin üzerine yürüdükleri, görevli memurlarca etkisiz hale getirilmek istendiklerinde ise, ... ismini kullanan şahsın jilet çıkartıp yaralamak için katılana saldırdığı, bilahare kendisini yaraladığı, sanık ...'ın da üzerinde bulunan bıçağı çıkartıp kendi vücudunun çeşitli yerlerini kesip yaraladığı, daha sonra kendisini engellemek isteyen katılana bıçakla saldırıp basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde yaraladığı, sanık ...'in de diğer iki sanıkla birlikte hareket edip görevli polis memurlarının sanıkları yakalamasına karşı koyduğu, akabinde her üç sanığın birlikte polis merkezinin giriş kapısının camını kırdıkları, yine karakolda bulunan panoları kırıp etrafı dağıttıkları olayda, mahkemenin görevi yaptırmamak için direnme,kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret ve kamu malına zarar verme suçlarının oluştuğuna ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.”

Comments


İLETİŞİM

Adres:Adalet Mah. Manas Bulvarı No:39 Folkart Towers B Kule Kat:34 İç Kapı No:3408

Bayraklı/İzmir

Tel: 0 232 400 21 26

Mobil:0 554 501 64 73

E-Posta: av.alaattinferhan@gmail.com

Çalışma Saatlerimiz:

Pazartesi-Cuma 09.00-18.00

Mesajınız için teşekkür ederiz.

Bizi Takip Edin!
  • Facebook
  • Instagram Sosyal Simge
  • LinkedIn Sosyal Simge
© Tüm Hakları Saklıdır.
bottom of page